akıl akıl, gel çengele takıl — bir sorunun nasıl çözümleneceğini düşünememe durumunda söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
akıl — is., klı, Ar. ˁaḳl 1) Düşünme, anlama ve kavrama gücü, us 2) ruh b. Bellek Hâlâ aklımda o tufan yağmuru. C. S. Tarancı 3) Öğüt, salık verilen yol Bu aklı size kim verdi. 4) Düşünce, kanı Şimdiki aklım olsaydı bu dükkânın yerine aç bir kahve! A. K … Çağatay Osmanlı Sözlük
brit — is., Fr. bride 1) Düğmeyi iliklemek için kumaş veya iplikten yapılmış özel bir tür ilik 2) Nakış veya dantelde motifleri birleştiren bağ 3) Giysiyi çengele asmak için kullanılan, giysinin enseye yakın bölümünde yer alan ince şerit … Çağatay Osmanlı Sözlük
kantar — is., Ar. ḳinṭār 1) Ağırlık sıfırken yatay duran bir kaldıraç koluna dik olarak tutturulmuş bir ibrenin sapmasıyla kütleleri tartan araç 2) Tartılacak kütle alttaki çengele takıldığında sarmal bir yaya bağlı olan ve normal olarak sıfırı gösteren… … Çağatay Osmanlı Sözlük
čengija — čèngija2 ž DEFINICIJA v. čengele (2) … Hrvatski jezični portal
ZÜLFE — Küçük saçak, püskül. * Yazı ıstahlarındandır, sülüs yazısındaki eliflerin ucundaki çengele verilen addır. Eliflerini ucundaki çengel, ufak saçağı benzediği için bu ad verilmiştir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük