- šehadet
- šehádet mDEFINICIJAreg.1. isprava, dokument o stečenom znanju ili vještini; svjedodžba, potvrda, dokaz2. isl. smrt islamskog vjernika u borbi protiv nevjernikaETIMOLOGIJAtur. şehadet ← arap. šahāda
Hrvatski jezični portal. 2014.
Hrvatski jezični portal. 2014.
şehadet — is., Ar. şehādet 1) Tanıklık, şahitlik Dünya karşısında Türk ün kendi kendisi için yapacağı şehadet daha adamakıllı yapılmamıştır. A. Ş. Hisar 2) Yüksek bir ülkü uğrunda ölme, şehit olma Birleşik Sözler şehadetname şehadet parmağı kelimeişehadet… … Çağatay Osmanlı Sözlük
şehadet parmağı — is. Gösterme parmağı, işaret parmağı Sağ elinin şehadet parmağını büktü, çaktırmadan ısırmaya başladı. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
şehâdet — (A.) [ تدﺎﻬﺵ ] 1. tanıklık. 2. şehitlik … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ŞEHADET — (Bak: şahadet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KELİME-İ ŞEHÂDET — şehâdet ifâdesini hülâsa eden (Eşhedü en Lâ ilâhe illâllah ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve Resuluh) cümlesi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
şehadet etmek — herhangi bir konuda bildiği, gördüğü şeyleri söylemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
şehadet getirmek — İslam ın şartlarından Tanrı dan başka tapacak yoktur ve Hz. Muhammed onun kulu ve peygamberidir anlamına gelen kelimeişehadet adını taşıyan Arapça sözü okumak … Çağatay Osmanlı Sözlük
şehadet şerbetini içmek — şehit düşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ŞEHD-İ ŞEHADET — İmanın, şehadetin verdiği saadet, tatlılık ve huzur. Şehadet balı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MERDUD-ÜŞ ŞEHÂDET — Şahitlikleri kabul edilmiyenler. * Fâsık, yani devamlı günah işleyenler, yalan söyleyenler, müslümanları aldatan kimseler merdud üş şehâdettir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük