- sakat
- sàkat [b] (I)[/b] mDEFINICIJAreg. zast. onaj koji je kljast; bogalj, invalidETIMOLOGIJAtur. ← arap. saqaṭ
Hrvatski jezični portal. 2014.
Hrvatski jezični portal. 2014.
sakat — sàkat [b] (II)[/b] prid. <odr. ī> DEFINICIJA 1. koji nema ruke ili noge ili su mu oštećene; kljast (o čovjeku) 2. pren. oštećen, nepotpun, osakaćen [sakat tekst] ETIMOLOGIJA vidi sakat [b] (I)[/b] … Hrvatski jezični portal
Sakât — (arab.), gesetzliche Almosen, eine der fünf Religionsvorschriften des Islams (s. d.). Das S. wurde bezahlt von Kamelen, Rindvieh, Schafen, Ziegen, Pferden, von Silber und Gold, von Handelswaren, von den Boden produkten. Bei letztern bestand es im … Meyers Großes Konversations-Lexikon
sakat — sf., Ar. saḳaṭ 1) Vücudunda hasta veya eksik bir yanı olan, engelli, özürlü Ben gördüğünüz gibi bir sakat askerim, malul. Y. K. Karaosmanoğlu 2) mec. Bozuk veya eksik Sakat bir anlatım. Sakat bir iş. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller sakat olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakat olmak — sakatlanmak Şimdi koltuğumdan kımıldayamıyorum, bu yaşımda sakat oldum. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
sàkat — sàkat1 m reg. zast. onaj koji je kljast; bogalj, invalid ✧ {{001f}}tur. ← arap. sàkat2 prid. 〈odr. ī〉 1. {{001f}}koji nema ruke ili noge ili su mu oštećene; kljast (o čovjeku) 2. {{001f}}pren. koji je oštećen; nepotpun, osakaćen [∼ tekst] … Veliki rječnik hrvatskoga jezika
Sakat — Sa|kat vgl. ↑Zakat … Das große Fremdwörterbuch
SAKAT — Bir tarafı bozuk, eksik veya asla bir işe yaramaz olan. * Yanlışlık (yazıda veya sözde … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kınçır — sakat, çeşmi ahval, çaşi … Çağatay Osmanlı Sözlük
mayren — sakat, ayıblı … Çağatay Osmanlı Sözlük
muntuk — sakat, çolak, bir âzâsı eksik adam … Çağatay Osmanlı Sözlük