- sofra
- sȍfra ž <G mn sȏfrā/-ī>DEFINICIJAreg. okrugli stol za kojim se jede sjedeći na jastucimaONOMASTIKApr. (nadimačko): Sȍfrić (Zagreb, Turopolje, Baranja)ETIMOLOGIJAtur. ← arap. sufrä
Hrvatski jezični portal. 2014.
Hrvatski jezični portal. 2014.
sofra — SOFRÁ, sofrale, s.f. (înv.) Masă mică, circulară şi foarte joasă, la care se mânca stând pe divan. – Din tc. sofra. Trimis de IoanSoleriu, 13.09.2007. Sursa: DEX 98 sofrá s. f. (sil. fra), art. sofráua, g. d. art. sofrálei; pl. sofrále … Dicționar Român
şofră — şófră, şófre, s.f. (reg.) peşte mic, zvelt, de culoare albă argintie cu gura oblică, ce trăieşte în apele dulci; albişoară, albiţă, sorean, obleţ. Trimis de blaurb, 13.02.2007. Sursa: DAR … Dicționar Român
sofra — is., Ar. sufre 1) Masa, sini vb. şeylerin, yemek yemek üzere hazırlanmış durumu Yemek vakti gelmiş, misafirler sofraya oturmuşlardı. R. N. Güntekin 2) Birlikte yemek yiyenlerin tümü Bizim sofra çok şendir. 3) Genellikle tekerlek biçiminde,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sofra tahtası — is. Yerde yemek yeneceği zaman üzerine sofra takımı konan alçak masa Sofra tahtası, çardağın köşesinde kalan zeytinin gölgesinde kurulmuştu. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
sofra kurmak — yemek yemek için sofra takımını dizmek ve yiyecekleri hazırlamak Hanımlar sessiz hareketlerle ortaya iki sofra kurmuşlardı. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
sofra örtüsü — is. Sofra kurulurken masanın üzerine serilen örtü … Çağatay Osmanlı Sözlük
sofra — so|fra Mot Pla Nom femení … Diccionari Català-Català
sofra başı — is. Sofranın etrafı, yemek yeme yeri … Çağatay Osmanlı Sözlük
sofra bezi — is. Sofranın altına serilen yaygı … Çağatay Osmanlı Sözlük
sofra duası — is. Yemek sonunda yapılan dua … Çağatay Osmanlı Sözlük